Doktor
Temel hastalanmisti.Doktora gitti.Doktor Temelin tedavisinin hergün parmaklanmak oldugunu söyledi.
Temel bunu kimseye anlatamayacak kadar utandigi için mecburen hergün doktora gidip orada tedavi oluyordu.
Bir gün doktoru yerinde bulamayinca eve gidip durumu utana sikila karisina anlatti.
Karisi Doktoru taklit ederek ona tedaviyi yapabilecegini söyleyince Temel tedaviyi tarif etmeye basladi :
-Karicigim sol elini sol omzuma koy.
-Tamam.
-Sag elinide sag omzu...????!!!!
Temelin jeton dustü :
-Uyyyy Doktor yedum senu....
Dikkat
Egitmen doktor senenin ilk gunu tip fakultesi ogrencilerini etrafina toplamis bir kadavranin basinda derse baslamis.
Bakin arkadaslar, tum doktorluk hayatinizda dikkat etmeniz gereken iki nokta vardir.
1. Kesinlikle ve kesinlikle igrenmeyeceksiniz... der ve parmagini kadavranin kicina soktuktan sonra parmagi agzina sokar ve
ogrencilere donup hadi bakalim aynisini yapin sirayla der. Ogrenciler sirayla ayni hareketi tekrarlarlar bitince.... doktor konusmasina
devam eder.
2. onemli nokta ise DIKKAT"dir.. Ben biraz once kadavranin kicina isaret parmagimi, agzima orta parmagimi sokmustum .....
Vazo
Iki kadin dertlesmektedirler. Biri:
- Kocam eve gelirken bana kirk adet gül almis. Anlasilan, bir hafta bacaklarim havada açik kalacak.
Yeni evli ve biraz safça olan digeri sorar:
Metro
Amerikali kadin turist Istanbul' da metroyu ararken yanlislikla
yeralti tuvaletlerinden birinin erkekler bolumune girmis. Girmesi ile
pisuvarin basinda isini goren Temel ile gozgoze gelmesi bir olmus:
- "Metro! Metro!" diye saskin saskin sormus.
Temel kafasini iki yana sallayarak cevap vermis,
- "No metro! No metro! Oniki santimetro!"
İmam
Köyün birinin imami ölünce arayip tarayip bir imam bulmuslar. Yeni imam yakisiklimi yakisikli biri fakat ne yazik ki kör.Evinden camiye,camiden eve dönerken hep yolu sasiriyor, bu nedenle de ya namaz gecikiyor ya imam vaktinde evine dönemiyorKöylü buna bi çare düsünmüs ve imamin evi ile cami arasinda ip germisler imam buna tutunarak gidiyor geliyor.
Köyün çapkin hatunlarindan biride imama bitiyor. Bu nedenle bir gün ipin bir ucunu kendi evine yataginin basucuna kadar bagliyor. imam ipe tutunarak dogruca kadinin yatagina gidiyor ve el yordami ile yokluyor ve durumu anliyor, imam da olsa erkek bu nedenle geregini yapiyor.
Bu durumdan imam da kadin da memnun,canlari istedikce ipin ucu yataga baglaniyor. Fakat bir gün kadinin kocasi ipi farkediyor ve gidiyor yataga ciplak vaziyette uzaniyor. Bizim imam yine ip marifetiyle adresi buluyor ,el yordamiyla yokluyor; o da ne bir kadinda olmamasi gereken bir uzanti eline geliyor ve durumu anliyor tabiiki, ama bozuntuya vermiyor tuttugu seyin tepesine iki parmagi ile vuruyor
tip tip, püf püf üflüyor ve basliyor
- Allahü ekber, allaaaaaahüekber....
>>>FALCI
>>>Adamın biri falcıya gitmiş. Adamın avuç içini inceler
>>>incelemez,falcının
>>>yüzü karışmış? Adam telaşla sormuş:
>>>"Hayırdır... Halim, ahvalim çok mu kötü?" Falcıdan cevap:
>>>"Üzgünüm... Pek
>>>yakın bir vakitte, tüm Türkiye'nin felaketine sebep olacak bir iş
>>>yapacaksın!..." Kendini teccal gibi hisseden adamcağız ne
>>>yapsın Derhal, kendini en yakın demiryoluna atıp rayların üzerinde
>>>hayatına son verecek ilk treni beklemeye başlar. Aynen, Anna
>>>Karenina misali... Derkeeeeen, yandaki çayırda top oynayan
>>>çocuklardan biri topu demiryoluna kaçırır. Tam o anda da,
>>>yaklaşmakta olan trenin çuf çuf sesleri duyulur. Çocuğu
rayların
>>>üstünde gören adam, kendi makus talihini unutup çocuğa doğru bir
>>>hamle yapar. Oğlanı kaptığı gibi, son anda rayların dışına
>>>yuvarlar. Tren uzaklaşınca, talihsiz adam döner çocuğa sorar:
>>>"İsmin nedir yavrum?"
>>>"Tayyip Erdoğan''
>>>
Kimin İcadı ?
Ferdinand Porsche rahmetli olur. Kendisini bir melek karşılar ve büyük
icadından dolayı bir dilek hak ettiğini söyleyerek, ne istediğini sorar.
Ferdinand Porsche kısaca düşündükten sonra
“Tanrı ile bir saat konuşmak isterdim” der. Melek bu isteği derhal
yerine getirir ve kendisini bir salona götürür. Biraz sonra Tanrı
odaya girer ve sohbet başlar...
Porsche Tanrıya sorar ;
“Kadını yaratırken düşüncelerin neredeydi ? “
Tanrı: “ Ne demek istiyorsun ? “
Porsche: “ Çok hatalı yaratmışsın.”
1-Ön tarafı aerodinamik değil
2-Çok ses yapıyor
3-Bakım masrafları yüksek
4-Ayda 5-6 gün tamamen kullanılmaz durumda
5-Sürekli boyanması ve yenilenmesi gerekiyor
6-Arka tarafı çok sarkık duruyor
7-Egsoz, emisyona çok yakın
8-Farlar genellikle küçük
9-Yakıtı da extrem yüksek
Tanrı kısaca düşünüp yanıt verir
“FERDINAND, FERDINAND; BUNLARIN HEPSİ DOĞRU OLABİLİR AMA
İSTATİSTİKLERE GÖRE BİRÇOK ERKEK BENİM İCADIMA SENİN
İCADINDAN DAHA FAZLA BİNİYOR.”
Benzin istasyonunun önünde bir afiş: "Depoyu dolduran Lotaryada tutturursa bedava seks kazanıyor." İki kafadar benzinciye "Doldur depoyu" der, sonra bedava seks için lotaryaya talip olur... Benzinci sorar: Kafamdan bir sayı tuttum, bilirseniz bedava seks. "Üç" derler... Benzinci, "Bilemediniz, ben beş tutmuştum." Bir hafta sonra iki kafadar yine gelir, depo yine doldurulur, yine lotarya... Bizimkiler "Yedi" der. Benzinci "Olmadı, ben altı tutmuştum". Üç gün sora yine depoyu doldururlar, yine lotarya... "Iki" derler, benzinci "Bir" der. Kafadarlardan biri arkadaşına açılır... "Yahu bu bizi kandırıyor galiba, hep başka rakam söylüyor... Hile yapmasın!" Diğeri cevap verir: "Yok canım kız kardeşim arka arkaya iki kere kazandı."
Kadının biri bir petshop a gider ve "bir papağan almak istiyorum" der.Mehmet ismindeki petshop sahibi
-"Hanımefendi elimde bir tane papağan kaldı fakat bu papağan çok küfürbaz almak istemezsiniz sanırım" fakat bir papağan sahibi olmak isteyen kadın
-" Hayır almak istiyorum" der ve papağını alır. Evine geldiğinde bir bakar ki gerçekten papağan kadını her eve geldiğinde'hoşgeldin orospu' diyerek karşılar. Buna dayanamayan kadın papağanı alır ve petshopa geri götürür. Mehmet bey bu papağan gerçekten çok terbiyesiz. Her eve geldiğimde beni hoşgeldin orospu diyerek selamlıyor ve ben buna dayanamıyorum. Papağını geri getirdim ve paramı geri istiyorum. Fakat o anda paraya ihtiyacı olan Mehmet bey hanımefendi merak etmeyin birkaç gün bana bırakın ben terbiye edeyim daha sonra gelin alın... Kadın inanmayarak da olsa tamam der ve gider. Mehmet papağanı alır ve bir çaydanlık su kaynatır. Ne diyeceksin lan kadın eve geldiğinde diye sorar papağana
-"Hoşgeldin orospu diycem." der. Bunun üstüne papağanın kafasını kaynar suyun içine sokar ve tekrar sorar.Papağan yine aynı yanıtı verir. Bir olur , iki olur ve papağan işkenceye dayanamaz
-"Hoşgeldiniz hanımefendi diycem" der. Ertesi gün kadın gelir ve Mehmet bey kadına papağanı terbiye ettiğini söyler. Kadın bunu kontrol etmek istediğini söyler ve papağana sorular sormaya başlar. Ben eve geldiğimde bana ne diyeceksin?
-"Hoşgeldiniz hanımefendi" diyeceğim der papağan. Kadın çok şaşırır ama emin olmak için devam eder. Peki yanımda bir kız arkadaşımı getirirsem ne diyeceksin?
-" Hoşgeldiniz hanımefendiler" diyeceğim peki yanımda bir erkek arkadaşımı getirirsem ne diyeceksin?
-"Hoşgeldiniz beyfendi" diycem. peki yanımda 2
-3 erkek arkadaşımı getirirsem ne diyeceksin? Papağan biraz duraksar ve cevap verir :
-"Oğlum Mehmet suyu kaynat bu karı harbi orospu!!!"
Bir fabrikatörün çok salak mı salak bir oğlu varmış. Adam bir gün oğlunu fabrikaya götürme kararı almış. Malum çocuk salak ya babası onu yalnız bırakmak istememiş ve fabrikayı oğluna kendi gezdirmeye başlamış. Adam fabrikayı gezdirirken oğlu bir makinayı göstererek "Baba bu makine ne işe yarıyor?" diye sormuş. Babası da oğlunun salak olduğunu bildiğinden dolayı anlasın diye "Oğlum, bu taraftan öküzü koyuyoruz öbür taraftan sosis olarak çıkıyor" diye basit bir şekilde anlatmış. Fakat çocuk bakmış bakmış" Peki baba demiş buradan sosisi koysak diğer taraftan öküz olarak çıkar mı?" diye sormuş. Babası da "Yok oğlum merak etme o yetenek bir tek annen de var demiş."
"Evlenecegim kizin ilk erkegi ben olmaliyim, hatta cinsellik hakkinda hiç bir sey bilmemeli ve hatta erkek organinin adini dahi bilmemeli." diye düsünen bir adam, bu aradigi kizi bulabilmek için diyar diyar geziyormus.
Fakat erkek organinin adini bile bilmeyen kiz nerdeeee ?Nihayet köyün birinden bir kiz tavsiye etmisler adam kizi görmeye gitmis, ne yapip edip kizla samanlikta bulusmus, konusurlarken lafin arasinda çikarip göstermis kiza:
- "Bunun adini biliyor musun?" diye sormus,
kiz:
- "Penis" demis.
Adam kizi begenmemis. Zaman içinde birçok köylerde,birçok kizlar tavsiye etmisler adama, adam ayni sekilde görüsüp sormus
- "Bunun adi nedir?" diye bütün kizlarda bilmis
adini. Aradigi türden bir kiz bulamayacagini anlayan adam tam evlenme fikrinden vazgeçecegi zaman bir kiz daha tavsiye etmisler.Kizin yasadigi köye giden adam, kizi bir bahane ile kömürlüge indirmis, lafin arasinda çikartip
- "Bu nedir?" diye sormus. Kiz adaminkini eline alip biraz inceledikten sonra
- "Düdüük" demis. Bunun üzerine aradigi kizi buldugunu düsünen adam formaliteleri
tamamladiktan sonra bu kizla evlenmis. Aradan yillar geçmis, kari-kocanin çocuklari olmus, çocuklar büyümüs torunlari olmus,evliliklerinin otuzbesinci yillarini kutlarken adamin aklina tanistiklarinda yasadiklari olay gelmis ve gevrekgevrek gülerek karisini dürtmüs :
- "Hatirliyormusun hanim,bundan seneler önce sana kömürlükte birsey göstermistimde, düdük demistin, nerden aklina geldi o ?" deyince
kadin kikirdeyerek :
-"Onu bilmeyecek ne var senden iki gün önce komsumuzun oglu seninkine benzer birsey gösterdi de ne oldugunu bilemedimdi, o da zurna demisti. Seninkine baktim, onunki zurna ise seninki de ancak düdük olur diye düsündüm.!!!!!"
BENDEN BASKA
Köyün birinde bir çoban ve çokta güzel bir karisi varmis. Köyden biri devamli kariya asilirmis. Kari da devamli adami reddedermis. Birgün dayanamayip kocasina her seyi anlatmis. Kocasida yarin aksam onu ahira çagirmasini söylemis.
Kadin adama haber göndererek yarin aksam koyunlar otlaktan gelince ahira gelimesini söylemis. Ertesi gün çoban koyunlari otlaktan getirip ahira koymus. Adam gizlice ahira girer ve süt sagmakta olan kadini ellemeye baslar ve bu arada pantolonunu da çikarir.
Tam bu sirada ahirin kapisi açilir ve kadinin kocasi ahira girer. Kadin adama eyvah kocam geldi bizi yakalarsa öldürür der ve kenarda duran koyun postunun altina girmesini ve koyunlar gibi durmasini söyler. Adam çaresiz yari çiplak postun altina girer ve koyunlarin arasina dalar ve koyun gibi gibi domalarak durur.
Çoban karisina seni ahirda yapmak istiyorum der kadinda olmaz der. Çoban o zaman ben bir koyun sikeyim der. Koyunlar arasinda duran adami bulur ve onu düzer. Adam korkusundan sesini çikaramaz.
Aradan zaman geçer ve çoban yine karisini öpmeye çalisir. Karisi olmaz der. Çoban ben bir koyun daha sikeyim der. Koyunlarin arasinda gezerek postun altinda koyun gibi duran Adami bulur ve yine düzer.
Yarim saat sonra çoban karisina seni ahirda düzeyim der. Kadin bu aksam sana vermeyecegim der.,
Çoban ben bir koyun daha sikeyim der ve adami koyunlarin arasinda bulur ve tam düzecekken adam kalkarak postu çikarir ahirin tabanina vurur ve eliyle koyunlari isaret ederek :
-"Ulan bu ahirda benden baska koyun yok mu?"
BALON
Küçük çocuk, annesinin kendisini yikadigi bir anda annesinin gögüslerini göstererek sorar;
"-Anne bunlar ne?" Ne diyecegini bilemeyen annesi, unutacagini düsünerek,
"-Yarin kahvaltida babana sorarsin! Diyerek geçistirir. Ertesi gün kahvaltida çocuk soruyu bu kez de babasina sorar.
Baba ;
"-Oglum onlar birer balon, annen öldügü zaman onlari sisirecegiz ve annen de cennete uçacak!" diye cevap verir.
Aradan uzun bir süre geçtikten sonra, birgün eve erken gelen baba, küçük çocugu gözyaslari içinde bulur:
-Baba kos, annem ölüyor.
-Nereden anladin yavrum?
-içerideki amca annemin balonlarini sisiriyor ve annem de "Tanrim, geliyorum" diye agliyor.
ASLAN
Uçakla bir ilden baska bir ilin hayvanat bahçesine Aslan sevkediliyormus.
Bir hava boslugunda aslanin kafesi açilmis. Garibin karni da aç.
Havayi koklaya koklaya Cockpit' e kadar gelmis. Kapiyi açmis.
Karsisina ilk gelene;
-"Seni yiycem !" demis.
Adam gözleri fal kadar açilmis sekilde;
-"Ama ben bu uçagin kaptaniyim. Uçagi yönetiyorum. Beni yersen uçak düser. Sen de ölürsün."
Aslan düsünmüs. Kaptan hakli. Onun yanindakine dönmüs:
-"Öyleyse seni yiycem" demis.
O adam da
-"Aman aslan kardes, beni yersen yolumuzu kaybederiz. Yakit biter. Düser ölürsünüz. "
Aslan düsünmüs bu adam da hakli. Bu arada arkasinda bir ses duymus.
Dönmüs.Bakmis.
Fistik gibi hostes.
-"Ama artik seni yiycem."demis hostese.
Hostes çaresiz:
-"Ye! Ye de, aksam kaptanlar otelde seni sitsin."
MAYMUN VE ZURAFA
Hayvanat bahcesinin birinde bir maymun ve bir zürefa varmis.
Bunlar birbirlerine asik olmuslar ve evlenmeye karar vermisler.
Maymun ailesine durumu anlatmis fakat maymunun ailesi karsi cikmis.
-"Olmaz oyle sey!, sen bir zÜrefa ile evlenemezsin, kendi cinsinden evlenmelisin." demisler.
Maymun nasihatlari dinlelemis ve israr etmis, ailede mecburen kabul etmis.
Sonunda evlenilir, dugun dernek yapilir. halaylar cekilir.
En son maymun ve zurefayi gerdege kapatirlar
Ertesi gün maymun'un akrabasi elinde bir tepsi bakalva ile gelir ev kapiyi calar, kapiyi acan maymun bitmis perisan bir haldedir.
Maymun hemen sorar:
-"Damat sana ne oldu böyle?"
-"Ya hic sorma" der damat.
-"Sen anlat hele, sana ne oldu?"
-"Ya evlendigime evlenecegime pisman oldum." der damat
-"iyi ama neden? sen istemistin?"
-"Evet ama, bütün gece yukari çikip öpmekten, assagi inip sitmekten anam agladi."